Şikayetçi Aydın Büyük Şehir Belediyesi.. İfade Veren: FIRAT SERT

17_blog

Ben Aydın Hayvan Dostları derneği, kurucu başkanı aynı zamanda ise aynı derneğin basın sözcülüğünü yapmaktayım.2008 yılından bu yana , sahipsiz sokak hayvanları, kimsesiz çocuklar yurtları ve gariban aileler için kendi imkanlarım ile, destek vermekte onlar için savaşmaktayım . İlgili paylaşımı kendi özgür hür iradem ile ben yaptım. Aydın büyük şehir belediyesi ve aydın büyük şehir belediye başkanı Özlem Çerçioğlu ile aramızda yıllardır bir husumet bulunmaktadır. Bu husumetin nedeni ise , 5199 hayvanları koruma kanunu yasalarına aykırı davranarak, sokak hayvanlarını ve aydın büyük şehir belediyesine ait köpek rehabilitasyon merkezinde yıllardır , sokak hayvanları bilerek isteyerek yok edip öldürmesi ve öldürtmesidir. Kanuna yasaya aykırı olarak hareket eden aydın büyük şehir belediyesi, bu yüzden yıllardır defalarca ceza almıştır. Bununla birlikte aydın büyük şehir belediyesi halen soruşturma ve yargılanması da devam eden , müşteki olduğum davam da, sahipli köpeğimi çalarak, sahipli mala zarar vermek ve çalmaktan da yargılanmaktadır. Barınak da sokak da usulsüzce kedi ve köpekleri toplayıp yok ettiği barınak da yüzlerce canı zehirlediği videoları belgeleri paylaştığım deşifre ettiğim ve ceza aldırdığım için kendine yediremeyen aydın büyük şehir belediyesi her fırsatta tarafım hakkında şikayetlerde bulunmaktadır. Şahsım en son bu savaştan bıkarak, aile arazimin üzerine bir yer kurarak sokaklarda yardıma muhtaç hasta annesiz kedi ve köpekleri toplayarak sahiplendiğim bir yer kurdum. İnsanların çocukların gelip ücretsiz oturabileceği zaman geçirebileceği, insanların pis çirkin kötü diye istemediği cins olmadıkları için sahiplenmediği bu yerimi kurduktan sonra, yüzlerce sokak hayvanın tedavilerini yaparak kısırlaştırarak , sahiplendirmeye başladım. Tek derdim barınak denen o ölüm kampına canların gitmesi, ve orada ölmemeleri idi. Aydın büyük şehir belediyesinden kurtardığım bir can , yaşatabildiğim bir can , candır düşüncesinde oldum hep. Aydın doğa koruma milli parklar müdürlüğü bir gün arazime gelerek denetleme yapacağız dediler. Kendilerine savcılık emrinin olup olmadığını sorduğumda hayır yok cevabını aldım. Buna rağmen ekipleri buyurun saklayacak gizleyecek bir şeyim yok buyurun diyerek içeriye davet ettim. Doğa koruma milli parklar müdürlüğü, kendi şahsımıza ait olan arazimdeki bu oluşumu görerek , çok beğendiklerini , harika bir yer olduğunu , şikayet edilen konunun ruhsatsız barınak olduğunu , ama arazimin asla barınak olarak görünmediğini dile getirerek , resmi tutanak tutmuş, tutanak da ise , barınak değildir ibaresi ekleyerek arazimden ayrılmışlardır. Aradan 1 ay sonra ise , aynı doğa koruma müdürlüğü ekiplerinden Kadir K. isimli resmi personel telefon ile beni arayarak, kusura bakma kardeşim, kanuna nizama her şey uygun , ama emir büyük yerden sana ceza yazacağız , demiş ve telefonu kapatmıştır. Akabinde ise Aydın doğa koruma milli parklar müdürlüğü ile ve 35 polis ekibi ile arazime gelerek , köpeklerine el koyacağız, dedi. Gelen ekiplere , savcılık kararınız var mı, özel mülküme girip bana ait olan canları el koyma kararınız mahkeme kararınız var mı dediğimde, Kadir K. denen doğa koruma milli parklar müdürlüğü personeli, biz savcı , baş savcı mahkeme tanımayız , savcıdan baş savcıdan büyük mülki amir var ve arazine girip köpeklerine el koyacağız demiştir. Polis ekiplerine bu denileni sorduğumda, bu ülke de yasama yürütme yargı var, kimse yasa dan yargıdan kanundan büyük değildir , öyle olmuş olsa , valileri vali yardımcılarını feto olaylarında savcılık baş savcılım alamazdı, vali yardımcısı kardeşini vurduğunda savcılık alamazdı onu, bu kanunsuzluk polis beyler dediğimde, itiraz edersen ters kelepçe yapıp zor kullanacağız denmiş, ve 26 sokak dan aldığım cins olmayan köpeklerime aydın büyük şehir belediyesi ile birlikte el koymuşlardır. El koyma nedeni ise köpeklerimin belediyeye kayıtlarının olmamaları ve kısırlaştırılmama nedeni olarak gösterilmiştir. İlgili kurum olan doğa koruma milli parklar müdürlüğüne , 2 aylık yavru köpeklere 10 ay olmadan önce kısırlaştırılmayacağını, ameliyatı narkozu kaldırmayacağını öleceklerini ve büyük olan tüm köpeklerin ise kısır olduğunu iletsem de bizi bağlamaz alacağız itiraz etme zor kullanırız diye tekrar etmişlerdir. Sahiplendirme için tüm köpeklerin kedilerin karnelerinin olduğunu , veteriner kayıtlarının olduğunu, ama belediyeye gittiğim de kayıt ettirmek için, bir kişiye 2 den fazla kedi yada köpek sahiplendirme belgesi vermiyoruz denildiğini, bunun da nedeni sorduğumda , buna göre bir kanun yok yasa yok bir kişi istediği kadar kedi köpek sahiplenebilir, kanunda yasa da böyle bir şey yok, belediye meclis kararınızda da yok dediğimde, biz keyfe keder vermiyoruz , git nereye şikayet edersen et, zamanında bizim öldürdüğümüz canların videolarını paylaşıp millete göstermeyecektin Fırat sert sözlerini söyleyen ekiplerin olduğunu bunun canlı şahitlerinin olduğunu bunun, ses kaydının olduğunu ve bu durumdan dolayı replika saat benim köpeklerime el koyamazsınız bu kanunsuzluk dememi dinlemeden 26 köpeğime el koymuşlardı. Sosyal medyada bu kanunsuzluğu bu kanunsuzluğu dile getirdiğimiz için gelen tepkilerden dolayı, aydın doğa koruma milli parklar müdürlüğü geri adım atmış ve aydın büyük şehir belediyesine giden 26 köpeğimi bir kişiye onca kedi köpek sahiplendiremeyeceğimizi söyleyen aydın büyük şehir belediyesi ekipleri tarafından 2 gün sonra geri verilmiştir.26 köpeğimin tüm aşıları olmasına rağmen 19 u barınağa gittiği ve barınak hastalığına kapılmasından dolayı kaybettim ve yaşatamadım. Sayın savcım, her şey kanuna nizama uygun iken , her şey yasal yapmama legal olarak yapmama rağmen , araya amcası başkanı müdürünü sokan bu kişiler illegal olarak yasal olmayan şekilde 19 canımın ölmesine neden olan bu kanunsuzluğu, bizde amcamızı yakınımızı araya sokmaya karar verdik ve böyle aldık bu canlarımızı. Ve bu onların yaptığı illegal kanunsuzluğu illegal olarak ( yakınlarımızı ve sosyal medyada tepki verdirtmek anlamında) yaptık. Birlikte dayanaklı döğüş olarak hareket eden aydın büyük şehir belediyesi ve aydın doğa koruma milli parklar müdürlüğünün yaptıkları bu kanunsuzluğu ben dile getirdiğim için suçlu isem, ve eğer bu tehdit ise, aynı kanunsuzluğu kendileri de yapmış aynı suçu kendileri de yapmış olmuyor mu efendim. Ben kimseye ne canı ne malı mülkü ile nede başka bir anlamında tehdit etmedim etmem de. Üzerime Atılan hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum.